Aşırı terleme olarak da bilinen hiperhidrozis rahatsızlığında hastalar el-koltuk altı ve ayak tabanlarında şiddetli terlemeden şikayetçidirler. Bu rahatsızlığa yönelik çeşitli medikal tedaviler bulunmaktadır. Ama en başarılı tedavi yöntemi cerrahidir. Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı ve Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, aşırı terlemenin tedavisi hakkında bilgiler verdi ve sorularımız yanıtladı.
Hiperhidrozis ne demektir? Problemli bir durum mudur?
Terleme egzersiz esnasında, sıcak veya soğuk havalarda vücut sıcaklığını ayarlamak için gerekli fizyolojik bir mekanizmadır. Bunların dışında stres ve heyecan nedeniyle terlemede artma olabilir. Terleme miktarı; terimizin kokusu, beslenme alışkanlıklarımız, kullandığımız ilaçlar, bazı hastalıklar, vücudumuzdaki hormonal dalgalanmalar ve hatta o anki psikolojik durumumuz ile doğrudan ilişkilidir ve zaman zaman değişiklik gösterebilir. Bazı kişilerde ise bu özellik, (özellikle el ve ayakların aşırı terlemesi) kalıtsal olarak bir sonraki nesile aktarılır.
Doğal terleme dışında, bireyin genel veya bölgesel olarak aşırı terlemesine hiperhidrozis denir. Hemen herkeste görülebilen bir durumdur. Kişiler vücutlarında genel olarak her yerde veya bazı bölgelerde (avuç içleri, koltuk altı, ayak tabanları gibi) terlemeden muzdariptirler. Aşırı terlemek genelde ciddi bir sağlık sorunu yaratmaz. Aşırı terleyen bölgelerde mantar ve bakteriyel enfeksiyonlar görülebilir. Fakat aşırı terleyen kişilerde esas sorun psikososyal problemlerin ortaya çıkmasıdır. Fazlaca terleyen kişi kendini toplumdan izole etmeye çalışır, sosyal faaliyetlerden uzakta durur. Ter kokusunu ortadan kaldırmak için sık sık deodorant kullanır ve günde birçok kez üzerini değiştirme ihtiyacı duyar. Okulda ders notu yazmak, birisinin elini sıkmak, özellikle gençlerde kız arkadaşları ile el ele tutuşmak, elleri ile mesleklerini yerine getiren (kuaför, garson, satış temsilcisi) kişilerde bu durum sosyal açıdan ciddi rahatsızlık vermektedir. Bu yüzden de el teması gerektiren tüm ortamlardan kendilerini uzak tutmaya çalışırlar. Birçoğu aynı zamanda aşırı miktarda el, ayak, koltukaltı terlemesinden veya nadiren de yüz kızarmasından şikâyetçidirler.
Hiperhidrozisin tedavisi nedir? Kimlere ne tür tedaviler uygulanır?
Hiperhidrozis tedavisinde öncelikle kişide genel mi yoksa bazı bölgelerde mi aşırı terleme olduğu saptanmalıdır. Eğer hastada vücudun her yerinde aşırı terleme varsa buna “genel hiperhidroz” adı verilir. Bu durumda hastada bir risk faktörü yani bu terlemenin sebebi olan bir durum kesinlikle mevcuttur. Bu durumlara obezite, tiroid bezi hastalıkları, kanser, verem, psikiyatrik hastalıklar, menopoz, andropoz, kronik hastalıklar örnek olarak gösterilebilir. Eğer kişide “genel terleme” var ise bunun tedavisi altta yatan hastalığı saptayarak ona yönelik tedavi verilmesidir. Fakat kişide “bölgesel terleme” mevcutsa yani sadece vücudunda sadece belli yerler (avuç içi, koltuk altı, ayak tabanları gibi) bu hastalarda terlemeye yönelik tedaviler uygulanmalıdır.
“Bölgesel terlemesi” olan kişiler kimlerdir? Bunlara ne tür özel tedaviler uygulanabilir?
Eğer kişide “bölgesel terleme” mevcut ise göğüs kafesinde bulunan sempatetik zincir dediğimiz sinir dalında sebebi belli olmayan bir “aşırı çalışma” durumu mevcuttur. Lokal terleyen kişilerde genel özellikler birbirine benzemektedir. Hastalar “kendimi bildim bileli terliyorum” derler. Şikayetleri özellikle ergenlik döneminden sonra artmıştır. Bölgesel terlemesi olan kişiler gece terlemesinden şikayetçi olmazlar, çünkü uyku esnasında sempatetik sinir sistemi dinlenmeye çekilmektedir ve bu yüzden terleme uyurken devam etmez.
Bölgesel terlemede medikal tedaviler etkili midir?
Bölgesel terlemesi olan kişilerde terlemeyi azaltan hormon bazlı ilaçlar, iyotoforez gibi mekanik tedaviler veya botoks gibi terleme azaltıcı tedaviler uygulanabilir. İyontoforez tedavisi özellikle el terlemesi vakalarına yöneliktir. Hastalar ellerini içinde musluk suyu ve elektrotlar olan plastik bir kabın içine koyarlar. İlk başlarda tedavi 2-3 gün süresinde günde 10 dakika olacak şekilde uygulanır. Verilen elektrik enerjisi yavaş yavaş artırılır. Bu tedavinin etkili olabilmesi için birkaç haftada bir ömür boyu tekrarlanması gerklidir.
Botox tedavisi ise hem el ve ayak terlemesi hem de koltuk altı terlemesi için uygulanmaktadır. Botox uygulamasından önce uygulama yapılacak bölgedeki terleme alanı nişasta iyot testi ile belirlenir. Tedaviyi takip eden 4-14 gün içerisinde terlemede azalma olur. Etki süresi yaklaşık 4-12 aydır. Bu tedavi de hayat boyu belirli sıklıklarla uygulanmalıdır.
Bölgesel terlemenin kesin çözümü nedir?
Kesin çözüm sempatetik zincire cerrahi olarak müdahale edilmesidir. Bu ameliyat, tek taraflı yada aynı seansta iki taraflı uygulanabilir. Koltuk altından açılan 1 cm kadar küçük 1 veya 2 delikten sokulan kamera ve küçük aletlerle işlem gerçekleştirilmektedir. Hastaya genel anestezi verilir. Zincirin terlemeyi tetikleyen belli başlı bölgeleri bulunarak ya yakılarak kesilir ya da klips yerleştirerek sinir felce uğratılır. İşlem süresi bir saatin altındadır. Ameliyatın etkisi hemen ortaya çıkar. Hasta uyandığında elleri kuru ve sıcaktır. Bu tedavinin başarı oranı özellikle avuç içi ve koltuk altı terlemesinde %95’in üzeridir. Ayak terlemesinde ise %30 kadar başarı sağlanabilmektedir. Operasyon sonrası hasta 12-24 saat kadar hastanede takip edilir. İyileşme bir veya birkaç gün gibi kısa bir sürede olur. Hastaların çoğu 1 haftada normal çalışma düzenlerine dönerler. Ağır kalp-akciğer hastalığı olan, plevral hastalık veya akciğer ameliyatı geçiren, tedavi edilemeyen tiroid hastalığı olanlar cerrahi tedavi için uygun değildir. Etkili, kalıcı, emniyetli ve çok az rahatsızlık veren bir tedavi yöntemidir.